Vefat eden büyüğünüzden kalan bir malın kardeşleriniz arasında paylaştırılması için eğer anlaşamadıysanız ve bu durumu mahkemeye taşımak istiyorsanız ilgili mallar üzerinde ortaklığın giderilmesi davası açmanız gerekmektedir.
Aile büyüğünden miras kalan malların üzerindeki hak sahipliğine hukuken elbirliği mülkiyet denir.
Elbirliği mülkiyeti mallara birlikte malik olanların mülkiyetidir. Elbirliği mülkiyetinde hak sahipleri; mal üzerindeki belli paylara sahip değildir. Her bir malik ortak olduğu malın tamamına sahiptir. Kural olarak kanunda veya sözleşmede aksi bulunmadığı sürece ortak malın yönetimi ve tasarruf işlemleri için bütün ortaklar oybirliğiyle karar almalıdırlar. Elbirliği mülkiyetinde bütün ortaklar ortaklığı yönetim hakkı ve ödevine sahiptir.
Menkul ve gayrimenkul mal üzerinde bütün ortaklar yönetim hakkına sahipken bazı durumlarda bu ortaklar arasında malın yönetimi konusunda anlaşmazlıklar doğabilir.
Anlaşarak Ortak Malın Paylaştırılması:
Ortaklar söz konusu malı kendi aralarında nasıl paylaşacakları yönünde anlaşarak ortaklığa son verebilirler. Ve bu anlaşma sonucu ortaklığın giderilmesi için yetkili mahkeme olan taşınmazın bulunduğu yer Sulh Hukuk Mahkemesinde ortaklığın giderilmesi(izale-i şüyu) davası açmalıdırlar. Dava sırasında hakime bu anlaşmayı bildirerek hakimin anlaşma doğrultusunda karar vermesini sağlayacaklardır.
Aynen Taksim Suretiyle Ortaklığın Giderilmesi:
Babanızdan kalan malın satılıp parasının bölüştürülmesini değil de arsaların tapularının kardeşler arasında bölüştürülmesini istiyorsanız, yani para değil toprak parçası istiyorsanız mahkemeden “aynen taksim yoluyla” ortaklığın giderilmesini talep etmeniz gerekmektedir.
Mal üzerindeki ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesini taraflardan her biri talep edebilir. Dava talep eden ortak haricindeki bütün paydaşlar taraf gösterilerek açılmalıdır.
Yani sadece bir kardeş malların bölüşmesi için dava açsa yine de dava görülecektir. Tüm ortakların ortaklığın giderilmesi davasında taraf olarak yer alması gerekir. Ortaklardan birinin ölümü halinde mirasçılık belgesinde ismi geçen tüm mirasçıların davaya dahil edilmesi gerekir. Yani dava devam ederken kardeşiniz vefat ederse mirasçısı olan çocuklar davaya devam edebileceklerdir.
Hakim aynen taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi için öncelikle şartların oluşup oluşmadığını araştıracaktır. Aynen taksim halinde taşınmazın büyük ölçüde değer kaybedeceği anlaşılıyorsa hakim aynen bölünme suretiyle ortaklığın giderilmesine karar veremez.
Aynen taksim halinin mümkün olduğu durumda bölünen parçaların birbirine denk olmaması halinde eksik parçaya para eklenerek denkleştirme yapılır. Paydaşlar aralarında anlaşmadıkları sürece hakim kendiliğinden payların bazılarının bir kısmına, geri kalanının diğer kısım paydaşa verilmesine karar veremez.
Örneğin kardeşinizin tapusu yola bakarken size düşen tapu arka cepheye bakıyorsa mahkeme ivaz denkleştirmesine karar vererek yola bakan tarafın bir miktar bedeli arkaya bakan tapu sahibine ödemesine karar verebilir.
Satış Suretiyle Ortaklığın Giderilmesi:
Hakim aynen taksimin mümkün olup olmadığı incelemesinde; yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ve tarım arazilerinin niteliği ile imar mevzuatına göre aynen taksimin mümkün olmadığını belirlerse satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verir. Taşınmaz mal, satış memurluğu ve icra dairesi aracılığıyla açık arttırma yoluyla satılır. Tüm paydaşlar satışın kendi aralarında yapılması konusunda oybirliğiyle anlaştıkları takdirde arttırım işlemi sadece ortaklar arasında yapılabileceği gibi hakim arttırımın herkese açık gerçekleşmesine de karar verebilir.
Bu dava talebinde taşınmaz satılarak bedeli kardeşler arasında paylaştırılır.
Taşınmaz Üzerindeki Bina, Ağaç vb. Bütünleyici Parçanın Kime Ait Olduğu Konusunda Tartışma Olmaması Durumunda:
Ortak olunan taşınmaz üzerinde bina ağaç vs. gibi bütünleyici parça varsa bunların söz konusu taşınmazla birlikte satılması gerekir. Ancak bütünleyici parçanın bir kısım ortaklara(paydaşlara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bütün paydaşlar bu konuda anlaşma sağlıyorlarsa ve söz konusu bütünleyici parça taşınmazın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle taşınmazın ve bütünleyici parçanın değerleri ayrı ayrı tespit edilir.
Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının taşınmaza ne kadarının bütünleyici parçaya isabet ettiği yüzdelik(%) oran kurularak belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Bütünleyici parçaya isabet eden kısım parça sahibi ortağa(paydaşa), geri kalan bedel ise payları oranında ortaklara(paydaşlara) dağıtılır. (Y14HD-K.2021/398)
Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan bütünleyici parçanın kime ait olduğu konusunda tartışma olduğu takdirde ortaklığın giderilmesi davasından ayrı olarak “muhdesatın aidiyetinin tespiti davası” açılması gerekmektedir. Bu davayla birlikte bütünleyici parçanın sahibi tespit olunacaktır ve ortaklığın giderilmesi davasında taşınmazın değerinin görülebilmesi için bu davanın sonuçlanması gerekmektedir. Bu sebeple “muhdesatın aidiyetinin tespiti davası” bekletici sorun yapılır.
Bütünleyici parça üzerinde hak iddia eden ve bu uyuşmazlığın ortaklığın giderilmesi davasından önce görülmesini isteyen ortaklara(paydaşlara) görevli mahkemede dava açılabilmesi için hakim tarafından süre verilir. Bu süre zarfında iddia eden ortak tarafından dava açılmadığı takdirde bütünleyici parçanın aideti konusunda uyuşmazlık yok gibi davaya devam edilir.
Pamukova’da Miras Kalan Tarla Üzerinde Ortaklığın Giderilmesi: Tamamen Hayali Örnek Bir Olay
Sakarya’nın Pamukova ilçesinde yaşayan A, 2023 yılında vefat ettiğinde geride üç mirasçısına köy içinde bir ev ve ilçe merkezine yakın 4 dönümlük tarla bıraktı.
Mirasın paylaşımı konusunda başta bir sorun çıkmadı. Ancak zamanla, tarla üzerinde kimin ne yapacağı ve nasıl kullanılacağı konusunda fikir ayrılıkları başladı.
Anlaşma Sağlanamadı
En büyük mirasçı B, tarlanın satılmasını ve parasının eşit şekilde paylaşılmasını istedi.
Ortanca mirasçı C ise kendisine düşecek kısımda küçük bir sera kurmak istiyordu.
En küçük mirasçı D ise tarlanın aile yadigârı olduğunu, satılmak yerine her bir mirasçıya ayrı parsel verilmesini talep ediyordu.
Fikir ayrılıkları büyüyünce mirasçılar, ortaklığın giderilmesi davası açmaya karar verdi. Yetkili mahkeme olarak tarlanın bulunduğu yerin Pamukova Sulh Hukuk Mahkemesi belirlendi.
Aynen Taksim Talebi
Mahkemede D, aynen taksim talebinde bulundu. Bu talebe göre tarla bölünerek her mirasçıya ayrı tapu verilecekti. Ancak keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda, tarlanın imar durumu ve yüzölçümü nedeniyle eşit değerli bölünmenin mümkün olmadığı ortaya çıktı.
Bilirkişi raporuna göre, tarlanın bir kısmı yola cepheli, diğer kısmı ise arka tarafta kalıyordu. Bu nedenle eşit paylaşım ancak ivaz denkleştirmesi (para farkı ödemesi) ile mümkün olacaktı.
Satış Kararı
Mirasçılar arasında ivaz denkleştirmesi konusunda da uzlaşma sağlanamayınca, mahkeme satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verdi.
Tarla, satış memurluğu aracılığıyla açık artırma yöntemiyle satıldı. Satıştan elde edilen gelir, mirasçılar arasında eşit şekilde paylaştırıldı.
Pamukova’da Benzer Durumlar İçin Hukuki Yol
Bu örnek olayda olduğu gibi, Sakarya Pamukova’da miras kalan taşınmazlarda mirasçılar arasında anlaşma sağlanamazsa ortaklığın giderilmesi davası en uygun hukuki çözüm yoludur.
Miras paylaşımı sürecinde;
Her dava, taşınmazın durumu, mirasçı sayısı ve tarafların taleplerine göre farklı sonuçlanır. Bu nedenle hak kaybı yaşamamak için dava açmadan önce alanında uzman bir Sakarya miras avukatı ile görüşmek önemlidir.
Bu makale ekibimizde yer alan Stj. Av. Hüseyin İncirbölen tarafından kaleme alınmıştır.